Zengin olmak demek, ne kadarına sahip olduğun değil,

Ne kadarını verebildiğinle ilgilidir…

 

Değerli misafirlerimiz, sizleri alışılagelmişin dışında, Silivri SİAD’ın; büyük ailesi olarak sevgi ve saygıyla selamlamanın bizim ilçemizin gelenekleriyle de, Ramazan’ın güzelliğiyle de bağdaşacağını düşünüyorum ve bu büyük ailenin her bir bireyine hoş geldiniz, sefa getirdiniz diyorum.

Geçen sene hoşgörü, bu sene de paylaşmanın güzelliğini anlatan kısa filmimizle,

Geleneksel iftarımıza yeni bir gelenek daha kazandırdık.

İnşallah bu geleneklerimizi hayatımıza geçirerek yaşatabilirsek, yeni nesillere de en güzel mirasları bu şekilde bırakmış oluruz.

Bu güzel ayın, bu güzel gecesinde, güzel şeyler söylemek çok mümkün.

Ama örnek alınacak en yüce insan ve onun sözleri varken,

Söylenmiş ve söylenebilecek en güzel sözleri bildiğiniz Veda Hutbesini, bir kez daha sizlere, birkaç alıntı yaparak hatırlatayım dedim ki,

Belki onun vasiyetini de bir anlamda yerine getirmiş oluruz.

 

Değerli Dostlar,

Peygamber efendimiz;

“ Bu vasiyetimi burada bulunanlar, bulunmayanlara ulaştırsın” diyerek aslında veda hutbesinin önemini de bir bakıma vurgulamış oluyor.

“Ey müminler size iki emanet bırakıyorum onlara sarılıp, uydukça yolunuzu hiç şaşırmazsınız;

O emanetler Allah’ın kitabı Kuran-ı Kerim ve peygamberin sünnetidir” diyerek de aslında yolumuzu çiziyor.

“ Ey insanlar, kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allah’dan korkmanızı tavsiye ederim. Siz, kadınları Allah’ın emaneti olarak aldınız ve onların namusunu kendinize Allah’ın emriyle helal kıldınız” diyerek de yüce dinimizin kadına verdiği önemi vurguluyor.

Hiçbir din de kadına bu kadar önem verilmemiştir, ama cahil birkaç insanın yaptıkları, bu dine de zarar vermemelidir.

Bugün dünyanın aslında en önemli sorunu ve çözümünü de son peygamber dile ne güzel getiriyor:

“ Ey insanlar, Rabbiniz birdir. Babanız birdir. Hepiniz Adem’in çocuklarısınız. Adem ise topraktandır. Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap üzerine üstünlüğü olmadığı gibi kırmızı tenlinin siyah üzerine, siyahın da kırmızı tenli üzerinde bir üstünlüğü yoktur.”

Doğru yaşamın anahtarı; aslında tüm insanlık içinde son peygamberin veda hutbesinde saklı.

Kuşkusuz hem Yüce Allah, hem de peygamber efendimiz; düşünüp tutalım diye bizlere öğüt veriyor. İnşallah hepimize, bu öğütleri tutabilecek güç de verir.

Onun bu öğütlerinin aslında; din, dil, ırk ayırt etmeden tüm insanlığa ulaşması; hepimizin bir bakıma görevi oluyor.

Biliyorum müftüm haddimi aştım, affınıza sığınıyorum.

 

Sevgili misafirler,

Her yeni iftarımızda, bir önceki iftarda olan bazı dostlarımız maalesef aramızda olamıyor. Bir sonra ki iftarımızda belki de bizler de burada olamayacağız. Ama

Önemli olan bu kubbede hoş bir seda bırakmak.

Allah’ın dostu, peygamber mertebesinde bir insan dahi, ashabından helallik isterken; “ Şahid ol yarab” diyerek, bu hayatın ne kadar ince bir iplikle bağlı olduğunu vurgulamıyor mu?

Dostlarım, hayatın bu güzel anlarını sizlerle birlikte yaşamaktan duyduğum mutluluğu dile getirerek sözlerimi bitiriyorum.

Sağlık, huzur ve eksiksiz geçecek nice Ramazanlar görmenizi Allah’dan niyaz ediyorum.

Bizi yalnız bırakmadınız, soframızı bereketlendirdiniz, bunun içinde ayrıca teşekkür ediyorum.