BAŞKANIMIZIN KONUŞMASI

 

Sayın Vekilim,

Sayın Kaymakamım, Belediye Başkanım,

Partilerimizin İlçe Başkanları,

Belediye Başkan Yardımcılarımız,

Kurum Müdürlerimiz,

Müftüm,

Meclis Üyelerimiz,

Muhtarlarımız,

TRAKYASİFED Başkanı ve Üyeleri,

Sivil Toplum Örgüt Temsilcileri,

Üyelerimiz,

Basınımızın temsilcileri,

Hanımefendiler, beyefendiler.

İftarların zenginliği; masaların üstlerinin kalabalıklığıyla değil, etrafının kalabalıklığıyla ölçülür.

Sizler; bir Ramazan iftarımızda daha bizleri yalnız bırakmadınız, soframızı paylaştınız, ananelerimizi yaşatmaya, birlikte olmaya, destek olmaya geldiniz, hepinizi Yönetim Kurulumuz adına sevgi ve saygı ile selamlıyorum, hoş geldiniz diyorum.

Hem Cumhurbaşkanımızın iftarı, hem de seçim üzeri kentsel iftarların olması nedeniyle; bir kısım dostlarımız iftarımıza katılamadılar, ancak saygılarını ilettiklerini söyleyerek sözlerime başlamak istiyorum.

Bildiğiniz gibi Geleneksel İftarlarımızda, konuşmam öncesinde genellikle kısa bir video göstererek, konuşmamı oradaki güzellikler üzerine kurardım.

Bugün ise video yerine hepinizin bildiği bir hikâye de olsa, tekrar hatırlatmamdan sıkılmayacağınızı umduğum bir mistik hikâye okumak istiyorum sizlere.

“ Vaktiyle, birbirini çok seven iki kardeş varmış.

Büyüğü Halil, küçüğü ise İbrahim’miş.

Halil evli,  çocuklu.

İbrahim ise bekârmış…

Ortak bir tarlaları varmış iki kardeşin.

Ne mahsul çıkarsa, iki pay ederlermiş.

Bunula geçinip giderlermiş…

O yıl, yine harman yapmışlar,

Buğdayı;

İkiye ayırmışlar, iş kalmış taşımaya.

Halil bir teklif yapmış; ‘ben gidip çuvalları getireyim, sen buğdayı bekle İbrahim’ demiş.

Terbiye o ya; peki abi demiş, hiç ikiletmeden.

Ve Halil çuval getirmeye gitmiş.

O gidince düşünmüş İbrahim;

“ Abim evli, yeğenlerim de var, onun evine daha çok buğday lazım” demiş ve kendi payından bir miktar atmış onunkine…

Az sonra Halil çıkagelmiş.

“Hadi İbrahim demiş, önce sen doldur da taşı ambara”

Peki abi…

İbrahim kendi yığınından bir çuval doldurup düşmüş yola.

O gidince, Halil düşünmüş bu defa.

Demiş ki; “Çok şükür ben evliyim, kurulu bir düzenim de var,

Ama kardeşim bekâr. O daha çok çalışıp, para biriktirecek, ev kurup evlenecek,

Atayım birkaç kürek onunkine”

Velhasıl biri gittiğinde; öbürü kendi payından atar onunkine.

Birbirinden habersiz sürüp gider böyle.

Nihayet akşam olur.

Karanlık basar.

Görürler ki bitmiyor buğday.

Hatta azalmıyor bile.

Ve Hak Teâlâ bu hali çok beğenir.

Buğdaylarına bir bereket verir, bir bereket verir ki…

Günlerce taşır iki kardeş, bitiremezler hasatı.

Şaşarlar bu işe,

Aksine çoğalır buğdayları, dolup taşar ambarları.”

İşte bugün bereket denilince; bu kardeşler akla gelir.

Bu bereketin adı: Halil – İbrahim bereketidir.

Kıssadan hisse..

Sizlerde bu akşam bizim sofralarımıza bereket getirdiniz, sağ olun, var olun.

Sizlerin sofraları da bereket dolsun. Nice sofralara daha bereket aksın.

Biz Kocabaş Ailesi olarak bu Ramazan’ı biraz kederli sürdürüyoruz.

Perşembe günü yeğenimiz Mehmet Han’ımızı kaybettik. Her ne kadar 17 günlük gibi kısa süre kalmış olsa da bu dünyada, içimize bir ateş bıraktı.

Her Ramazan konuşmamda yenilerim bu vesileyle de biraz daha vurgu yapacağım;

Bugün soframızda ağırladığımız siz dostlarımızı, bir daha ki Ramazan’da da eksiksiz ve sağlık içinde ağırlayabilmeyi Allah’tan niyaz ediyorum.

Sizlere ve yakınlarınıza sağlık içinde uzun yaşamlar diliyorum.

Ülkemiz zorlu bir dönemeçten geçerken her zamankinden daha fazla birlik olmaya, paylaşmaya ihtiyacımız olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum.

“Gönül Çalabın tahtı, Çalap gönüle baktı,

İki cihan bedbahttı, kim gönül yıkarsa” demiş Yunus.

Aslında gönül yapmanın önemini anlatmış bir bakıma.

Bende imkânlarımızı hem ülkemizle hem insanımızla biraz daha fazla paylaşabilmeyi öneriyorum.

Ramazan bereket ve yardım ayıdır.

Zor şartlarda yaşam mücadelesi verenlerin yanlarında olmaya biraz daha çok gayret göstermeliyiz.

Bu bizim millet olarak en büyük hasletlerimizdendir.

Bunun yanında kalıcı eserlere de destek olmak isteyen arkadaşlarıma da, Mesut Söylet ’in başkanlığını yaptığı Sanayi Camii inşaatına destek olmaya çağırıyorum.

Hepinize teşrifleri için teşekkür ediyorum.

Nice iftarlarda hep birlikle olmak dileğiyle, saygılar sunuyorum.

 

Menü